Verimli Ders Çalışma-Pomodoro Tekniği

Eğitim hayatı boyunca öğrencilerin yanıt aradığı sorulardan biri olan verimli ders çalışma, aslında çalışma bilincinin temel taşını oluşturuyor. Genç yaşlarda düzenli çalışabilmeyi öğrenen kişiler ilerleyen yıllarda verimli ders çalışmayı, düzenli çalışma olarak iş hayatlarına yansıtabiliyorlar. Bu denli önemli etkisi olduğunu düşündüğümüz zaman geleceği hedefleyen öğrenciler ve veliler, ders çalışmayı nasıl verimli hale getirebileceklerini düşünür hale geliyorlar.

Aslında konunun özüne baktığımız zaman bir iş konusunda verimli olmak kişiden kaynaklı da olmakla beraber çevresel faktörlere korale şekilde ilerler. Önemli olan kişinin çevresel etmenlere karşı yürüttüğü çalışmayı, projeyi yahut fikri sürekli koruması ve heyecanını kaybetmemesidir. Verimli çalışmayı etkileyen çok şey olmasına karşın kişinin kendi çalışmasını benimsemesi ve savunması dış etmenlerin etkisini en aza indirgeyecektir. Bu yüzden verimli çalışmak isteyen kişi en başta kendisinin ne istediğini bilmeli ve ona göre plan, program yapmalı ki süreç içerisinde aksilikler onu yolundan alı koymasın.

Nasıl Verimli Ders Çalışılır?

Verimli çalışmak konusunda bilinç ve sadakat hakkında giriş yaptık. Peki ya gençlik yıllarında temel oluşturmayı sağlayan verimli ders çalışma? Verimli ders çalışmak okul ile öğrenci arasındaki ilişkiye bağlı olabiliyor çoğu kez. Öğrencinin okulda arkadaşlarıyla kurduğu ilişkilerdeki konumu, öğretmenleriyle olan bağlantısı ve öğretmenlere tutumu ders çalışmanın etkisini göreceli hale getiriyor. Şöyle ki; bir öğrenci öğretmenleri tarafından desteklendiği sürece başarabileceğine inancı fazlalaşıyor fakat dikkat, bu çift taraflı bir bıçak! Fazlasıyla öne çıkarılan bir öğrenci başarısızlık yaşadığı durumlarda ise utanç duyabilir bu yüzden bunun dengesini veli ve öğretmenler sağlamak zorundadır. Öğrenciyi başarılı olabileceği konusunda ikna etmek gerekiyor evet fakat bunu abartmadan onun aynı zamanda öğrenci olduğu ve başarısızlık yaşayabileceği konusunda da ikna etmeliyiz. Bu bağlamda öğrenci, arkadaşlarıyla yaşadığı ilişkilerde onun diğerlerinden eksik ya da fazla olmadığını kanaat getirebilir ve onlarla aynı düzeyde davranışlarda bulunabilir. Yine bu konu kişilik özelliklerine bağlı olmakla beraber arkadaşları tarafından kasti şekilde küçük duruma düşürülen keza dışlanan öğrencilerin desteklenmesi yine onların kendilerine ve çalışmalarına olan inancını korumalarını sağlar.

Verimli Ders Çalışma Yöntemleri Nelerdir?

 Verimli ders çalışma yöntemleri temelde kişinin odaklanmasının sağlayan ve üretkenliğinin artmasının sağlayan tekniklerdir. Zaman yönetimi, çalışma kurgusu gibi birincil yöntemlerin takibi ile verimli ders çalışma sağlanabilir. Öncelikle zaman yönetimi konusunda kişinin aktif saat aralığı belirlenmeli. Herkesin biyolojik saati ve biyolojik ritmi farklı olmakla beraber bunun farkına varabilen kişiler aktif oldukları saatleri değerlendirebilirler. Bunu anlamanın en kolay yolu 23.00 – 24.00 saat aralığında kişinin uykuya dalmak üzere yatağa geçmesidir. 23.00 – 03.00 arasında vücut dinlenme odaklıdır ve bu sırada uyku hormonu olarak anılan melatonin hormonunun salgılanma süreci aktifleşir. Melatonin, triptofan kaynaklı olarak siklusa dahil olur. Triptofan, serotonine dönüşür. Serotonin bilindiği üzere vücuda enerji ve moral hissi sağlar ve zamanla yerini Melatonin’e bırakır. Melatonin bahsi geçen saat aralığında yoğunlaşmakla beraber uzun kış gecelerinde fazlalaşırken sıcak yaz gecelerinde ise normalden azalır. Öğrencilik hayatı ön görüldüğünde kış aylarının uzun gecelere sahip olması ve bu aylarda eğitim öğretimin sürüyor olması uykudan faydalanmanın tam yerinde bir fikir olduğu söylenebilir. Ayrıca 8 saat uyku uyuyan birisi ilk 4 saat fiziksel anlamda dinlenirken son 4 saat bilişsel olarak dinlenmekte. 8 saat bir ölçüt değil, herkes kendi düzenine göre bu hesabı sağlayabilir. Uykuyu verimli geçirme ve erken kalkma konusunda hazırlıktan bahsettikten sonra asıl olarak günü programlamak ve iş takibi sağlamak konusuna değinebiliriz. Burada husus işlerin yapılışının süreçlerinin parçalamaktır. Kişi tüm süreçlere bir oturuşta erişemez. O yüzden bunun takibinde çalışma saati ve dinlenme saati olarak süreçler uygulanabilir. Pomodoro bu konuda kullanabileceğiniz bir yöntem olabilir.

Pomodoro Tekniği Nedir?

Pomodoro tekniği nedirPomodoro Tekniğini özetlemek gerekirse 25 dakika çalışma, 5 dakika dinlenme şeklinde ilerleyen bir sistem. 4 kez bunu uyguladıktan sonra uzun bir ara veriyorsunuz ve sonra tekrar sürece başlıyorsunuz. Zihniniz ilk 5 dakika odaklanma problemi yaşayabilir fakat sonraki 20 dakika odaklanmanıza bağlı olarak tam zamanlı çalışacaktır. 25. Dakika sonrası verimde düşüşler görülmeye başlar bu sırada verilen mola sizin zihninizi toparlar ve tekrar odaklı şekilde kaldığınız yerden devam edersiniz. Bu en iyi arkadaşınızla yürüttüğünüz bir çalışmaya benzetilebilir. Bir süre sonra sıkılıp arkadaşınızla göz göze gelip bir iki kelime laf attığımızda da aslında aynı süreci istemeden uyguluyoruz.

Uyku düzeni ve iş takibini hallettikten sonra asıl konumuz açığa çıkıyor. Hedef belirlemek. Türk gibi başlamak deyimini duymuşsunuzdur. Bir gazla başlarız ve sonra bunu sürdüremeyiz. Sürdüremedikçe de kırılırız yahut hevesimiz azalır. O yüzden gerçekçi hedefler belirlemek ve bunun ne kadar süre özveri ile çalışma gerektirdiğini tespit etmek belki de ilk konuşmamız gereken kuraldır. Fakat bunun önemini diğer sorunları ortadan kaldırmadan asla anlayamayız. Çünkü insan psikolojisi suç atacak bir yer bulursa ona faturayı keser. Şimdi kibrimizi yitirdiğimize göre artık asıl suçlu olan kendimizi bir sorgulayalım. “Biz işten kaçıyor muyuz?”. Eğer böyle bir tespit yaparsak diğer çözdüğümüz sorunların önemi git gide düşüyor. Sorun en başta bizde demektir. Fakat çözüm daha da kolaydır artık. Dürüst olun. Eğer sorun bu zamana kadar üşenme ve erteleme alışkanlığınız ise buna son verin veya son vereceğiniz günü seçin. Aklınızı çelen şeyleri de o süreçten sonra sürdürmeyin.

Ders Çalışmayı Verimli Hale Getiren 5 Kural

Çalışma Ortamının Düzeni

Ferah, derli toplu bir çalışma ortamı sizin isteğinizi artıracaktır. Bu konuda inatçı olun. Odanız yoksa bile çalışma masanızı kararlı şekilde düzenli tutmayı huy edinin. İlla dağınık bir yer olacaksa bu kitaplığınız olabilir. Kitaplık karşısında geçirdiğiniz süre en fazla 5 dakika fakat masanızda geçirdiğiniz tüm gün sizim iş çıkarma performansınızı etkiler.

Sosyal Çevrenizi Tanıyın

Çevreniz sizi vezir de edebilir, rezil de. Bu yüzden çevrenizin üzerinizdeki etkisini tanıyın ve ona göre hareket edin. Bu sizin belki de mevcut arkadaşlıklarınızı sorgulamanıza neden olabilir ancak aynı zamanda sizin iyi bir özgüvene de sahip olmanızı sağlayacaktır. Sevinçler çoğu kez beraber yaşanırken sorunlar genelde yalnız çözülüyor. Samimi dostlarınızı silin demiyoruz. Çevrenizde sizi kötü etkileyen kişiyi siz biliyorsunuz. Burada karar sizde.

Plan Yapmayı Anlamak ve Uygulamak

Bir plan, plansızlıktan daima iyidir. En azından işin yetişmeyeceği konusunda bile size fikir verir. Planı olmayan kişiler genelde “ben bunu yaparım“ , “yetişir bu“  gibi ertelemeye müsait sözlerle kendilerini kandırıyorlar. Bunu önlemek adına yol haritası çıkarmak ve bu planlamanın önemini anlamak size çok fayda sağlayacaktır. Muhakkak planlarınızı tarihsel olarak kurgulayın. İşlerin yetişmesi ve bazı işlerin kesişmesi konusunda tarihleri hatırlamak çok önemli olabiliyor. Mümkünse ajanda kullanmak fayda sağlayacaktır.

Hedeflere Sadık Olmak

Ders çalışmayı verimli hale getirmek bir yana onu verimli halde tutmakta önemli. Plan yapmak her zaman yeterli değil. Bir filmin kötü sonla bitmesi senaristinin elinde. İşlerin kötü gittiğinin farkında olduğunuz anda buna son vermeniz gerekiyor. Yani plan dışı ya da planın ilerleyişini ve hedefinize ulaşmanızı engelleyecek her türlü etmeni önceden fark edip, önleminizi almalısınız. Bunun takibi de sizin hedefinize olan bağlılığınıza göre şekilleniyor.

Özeleştiri ve Kendine Saygı

Bazen dürüst olamıyoruz. Tamam, hayal kurmak ve insanın en güzel şeyleri istemesi de normal. Asla kendinize sınır çizmeyin. Yapabildiğiniz kadar yapın. Çalışabildiğiniz kadar çalışın. Sizi yargılayan en büyük mahkeme kendi vicdanınız. Bu yüzden yanlışlarınızı da en iyi siz bilirsiniz. Kendinize, isteklerinize, hayallerinize saygı duyun. Elbette başarısız olabilirsiniz. Bu sizin başarısız bir insan olmanızı sürdüreceğiniz anlamına gelmiyor. Çevrenizde bile hayatında kaç kere kaybetmiş insan var. Bir düşünün? Kaç kişi defalarca iş batırıyor, proje kaybediyor, yeniliyor. Fakat tekrar tekrar deniyor. Bu konuda arsız olmak sizin için istek kaynağı olabilir. Ne olursa olsun yapacağım! Dediğiniz de belki risk alıyorsunuz fakat bu risk kazanmak yanında ufak bir kaybetme riski getiriyor. Zaten siz başından beri bahsettiğimiz unsurlara dikkat ediyorsanız kaybetme olasılığınız git gide düşüyor demektir.

Üniversiteye hazırlanan arkadaşlar, rehber niteliğinde olacak olan 2019 yılında en çok tercih edilen bölümler adlı makalemizi de okuyabilirler.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu