Dünyada Kaç Canlı Türü Var

Dünyada kaç canlı türü var, dünyadaki en kalabalık canlı türü, dünyada sayısı en fazla olan canlı, dünyadaki hayvan nüfusu vb… canlı türleri hakkındaki bilgileri sizler için hazırladık.
Doğada milyonlarca canlı türü vardır. Bu canlıların bir bölümü karada, bir bölümü deniz ve tatlı sularda yaşamaktadır. Canlılar dünyası, bitkiler ve hayvanlar olmak üzere iki ana gruptan meydana gelmiştir. Diğer canlı gruplarını ise bakteriler, bir hücreli canlılar ve mantarlar oluşturmaktadır.
Dünyada Kaç Canlı Türü Var
İnsanlar, çevrelerindeki canlı varlıklardan yararlanabilmek için onları incelemek ve araştırmak gereği duymuştur. Bu nedenle hayvanlar ve bitkiler dünyası, insanlar için her zaman bir araştırma konusu olmuştur. Bilim insanlarını meşgul eden en ilgi çekici sorulardan biri ise yeryüzündeki canlıların çeşitliliği olmuştur. Ancak dünyada kaç canlı çeşidinin var olduğunu kesin bir sayıyla yanıtlamak pek kolay değildir. Havaili araştırmacı Camilo Mora ve grubu, canlıların sınıflandırılmasıyla ilgili geliştirdikleri bir model sayesinde, karada ve denizde var olan canlı çeşitlerinin yaklaşık yüzde doksanından bihaber olduğumuzu ortaya çıkarmıştır.
Bir memeli veya kuş söz konusu olduğunda iki hayvanın aynı cins olup olmadığını anlamak kolaydır. Çiftleştiklerinde doğurgan bir birey meydana getiriyorlarsa aynı cinstir. Örneğin, at ve eşek farklı cinslerdir çünkü meydana gelen katır, neslini devam ettirebilme özelliğinden yoksundur. Ne yazık ki doğa tüm biyolojik tanımlamalarda işimizi bu kadar kolaylaştırmamaktadır. Örneğin kelebekler, bitkiler, bakteriler için aynı cins olma şartlarını yeniden tanımlamak gerekmektedir. Ancak bilim insanları hala tek bir tanım üzerine anlaşmış değildir. Yeni bulunan türler, doğada çokça karşılaşılan istisnai örnekler de durumu kolaylaştırmamaktadır.
Dünyadaki Hayvan Nüfusu
Canlıların çeşitliliği hakkında bir yargıya varılamamasının önemli nedenlerinden biri, bu belirsizliktir. Ne var ki bilim insanları en sonunda bir tanımda birleşseler bile, daha da ciddi bir sorun önlerine çıkmaya devam edecektir; bu da gerçek canlı çeşitliliğinin ne kadarının farkında olduğumuzu bilmememizdir. Nitekim Afrika’da, Amazonlar’ın el değmemiş derinliklerinde ya da Avustralya kıtasında hala eşi benzerine rastlanmamış bitki ve hayvan türleri keşfedilmeye devam etmektedir. Okyanusun dibindeki veya yanardağ kenarlarındaki erişimimizin kısıtlı olduğu bölgelerdeki bakteri türlerini de unutmamak gerekir. Araştırma grubu, işte bu bilinmezliği biraz olsun aydınlatmak amacıyla taksonomik gruplardaki çeşitliliği etraflıca incelemişler ve en basitinden komplikesine her ağacımızdaki çeşitliliğin ortak bir düzen izlediklerini fark etmişlerdir. Bu düzeni modellediklerinde, 2,2’si suda olmak üzere dünya üzerinde toplamda 8,7 milyon canlı çeşidi olması gerektiği sonucuna varmışlardır. Bu da demektir ki biz insanlar, sudaki çeşitlerin yalnız yüzde dokuzunu, karadaki çeşitlerinse yüzde on beşten azını bilmekteyiz.
Büyük bölümü henüz tanımlanmamış olan bu canlıların tümünü isimlendirip gruplandırma işlemi ise günümüz koşullarında tahmini olarak bin yıl kadar bir zaman alacaktır. Elbette ki teknolojinin devamlı gelişmesi, canlı türlerinin daha kısa bir zamanda sınıflandırılmasına olanak tanıyacaktır. Ancak bu canlıların büyük bir kısmının nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıyadır; bu da türleri tanımlanamadan yok olabilecekleri anlamına gelmektedir.
Dünyadaki En Kalabalık Canlı Türü
Saptanan tüm canlıların yüzde seksenini böcekler oluşturmaktadır. Tropikal yağmur ormanlarında sadece bir ağaç üzerinde 150’den fazla böcek türüne rastlamak mümkündür. Bu da dünya üzerindeki tüm canlı türlerini belirlemenin ya da bunu kesin sayılarla ifade edebilmenin aslında ne denli zor olduğunun kanıtıdır. Ayrıca bu durum, hızla yok olan yağmur ormanlarının beraberinde götürdüğü çeşitliliğin ne kadar büyük olduğunu da göstermektedir. Dolayısıyla bilinenlerle bilinmesi gerekenler arasındaki boşluğu kapamak için canlı çeşitlerinin keşfi ve sınıflandırılmasında yeni yöntemlere ihtiyaç duyulmaktadır. Ancak bu sonuçlar, aynı zamanda çok heyecan vericidir çünkü daha keşfedecek çok türün ve kat edilecek upuzun bir yol olduğunun en önemli işaretidir.