Masalın Çocuğun Gelişimine Etkisi

Masalın çocuğun gelişimine etkisi, masalların kültürümüzdeki yeri, masal nasıl anlatılır, masallar ve dans, neden masal dinleriz vb… masal hakkında detaylı bilgileri sizler için hazırladık.

Masallar Evvel zaman içinde kalbur saman içinde… Ülkenin birinde masal dinlemeyi çok seven bir bebek varmış. Annesi masalların bebeğinin psikolojik gelişimindeki önemini çok iyi bilirmiş… Masalın devamı yazımızda…

 Zaman- mekan farkı olmaksızın her çocuk, hatta yetişkinler bile masal dinlemeyi çok sever. Masal dinleyen kişi bulunduğu ortamdan uzaklaşıp fantastik dünyalara gider. Hem masal kahramanlarıyla tanışır hem de masallardaki olaylardan gerçek hayat için kendine ders çıkarır. Çocuk psikolojisi gelişiminde kritik bir role sahip olan masalların seçimi ve aktarımı da bir o kadar mühim.

Neden Masal Dinleriz?

Masal, insanlık tarihinde muazzam bir yere sahip, insanoğlunun ortak bilinçaltını temsil eden süreçleri, karakterleri ve olayları içeren bir edebiyat türüdür. Anlatıcı ve dinleyen arasındaki bağın gelişmesine vesile olan, içinde barındırdığı öğelerle bireyin hayal gücünü perçinleyen masallar her birimizin yaşamlarına dokunur.

Peki, neden bu kadar içimize işler, bize bu denli dokunur masallar? Yaşımız kaç olursa olsun neden hala dinlemek isteriz?

Öncelikle masallar daha çok, çocukluğumuzda işittiğimiz ve bize bakım veren kişiyle (genelde anne ve baba) bağ kurmamıza olanak sağladığı için oldukça önemlidir. Masal vesilesiyle bakım verenimizden aldığımız ilgi, sevgi, şefkat okuyucu ve dinleyici arasında yoğun bir ilişki ve bağ oluşmasına imkan sağlar. Masallar çocukların kendilerini güvende hissetmelerine, duygu durumlarını düzenlemelerine olanak sağlar. Bu nedenle masal okuma veya anlatma anında kurulan güvenli bağ ve hissedilenler unutulmaz. Yetişkinlikte masal dinlerken de pek çok yetişkinin regrese olduğu, çocukluklarına gittikleri, hatta o zamanki beden dillerine ve davranış örüntülerine dönebildikleri görülür.

Masalın Çocuğun Gelişimine Etkisi

Masal çocukluğu çağrıştırır, anımsatır. Bu nedenle çocukla bağ kurmak için keyifli, kendiliğinden motive eden, güçlü bir vesiledir. Masallar yoluyla çocuk hayata ve içinde yaşadığı dünyaya dair temel bilgileri edinir, muhakeme eder, sebep-sonuç ilişkisi kurar, toplumsal beklentileri öğrenir. Masallar çocuk için güvenli bir öğrenme aracıdır. Zira çocuk, başkalarının başlarına gelen olaylardan yargılara varır. Masaldaki karakterler ve başlarına gelen olaylar, çocukların kişilik gelişimine de oldukça önemli bir etkide bulunur. Masallar vesilesiyle çocuklar hayal kurar, zihinlerinde canlandırırlar, dil becerilerini ve kelime haznelerini geliştirirler. Somut ve soyut düşünme becerileri de bu süreçte pekişir. Dolayısıyla masalların ilişki ve etkileşim aracı olmasının yanı sıra öğretim ve eğitim amacı da vardır.

Masal Nasıl Anlatılır

Masal anlatımı/okunması için doğru zamanı seçmek önemlidir. Aile ve çocuk için kriz içeren zamanlar yerine herkesin arzu ettiği, süreçten keyif alabileceği ve hazır olduğu bir zaman dilimi seçilmelidir. Anlatılan/okunan masalların içeriğinin ve uzunluğunun çocuğun yaşına ve gelişimine uygun olması önemlidir.  Masalların mutlaka giriş, gelişme ve sonuç kısmı olmalıdır.  Masallarda kullanılan bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde…’ gibi girizgahlar, çocuğun ısınmasına ve masala hazırlanmasına yardımcı olacaktır. Masal anlatan/okuyan kişilerin ses tonlarını, vurgularını, mimiklerini ve jestlerini masalın içeriğine göre şekillendirmesi, çocuğun sürecin içine daha rahat girmesine olanak sağlayacaktır. 

Çocuğun seçim yapmasına olanak sağlanması önemlidir. Hangi masalın okunmasını veya anlatılmasını istediğine çocuk karar verebilir. Bazen çocuklar kendilerine defalarca aynı masalın anlatılmasını/ okunmasını isteyebilir. Ebeveynlerin bu süreci yönetirken sabırlı olması önemlidir. Çocuklar kendilerine dokunan, özelikle kendi meseleleriyle ilgili konuların tekrar edilmesini diler. Bu tekrar, onların süreci işlemlemesine ve üstesinden gelmelerine yardımcı olur.

Masal anlatımı/okuması esnasında ses ve duyuları aktif kullanmak önemlidir. Örneğin; masalda bir ejderha ateş püskürtüyorsa, okuyucunun kendi bedenini sarsarak yüksek sesle bu süreci taklit etmesi etkili olacaktır (kinsestetik öğrenme).  Masal anlatan/okuyan kişi sürekli mesaj verme ve bir şeyler öğretme kaygısında olmamalıdır. Bu zaten doğal bir süreçtir ve kendiliğinden gelişecektir. 

Masal anlatımı esnasında çocuğun önüne sembolik oyuncaklar konulabilir ve çocuk, anlatım esnasında bu oyuncaklara dokunabilir. Örneğin içinde filler geçen bir masal anlatıldığında çocuğun önüne farklı boyutlarda filler konulur ve çocuk süreç esnasında anne fil, baba fil ve çocuk fili, sırası geldiğinde seçer. Anlatılan/okunan masalla ilgili, sonrasında çizim yapılabilir, masalın içeriği oyunda canlandırılabilir. Böylece, süreç çocuğun zihninde yer edecek ve masal pekişecektir. Ayrıca çocuğun gözünde masalın ne ifade ettiği anlaşılabilecektir.

Masal anlatıcı kişi, çocuk için rol model olabilmektedir. Dolayısıyla doğru telaffuz, vurgulama, sözcük kullanımını çocuk takip edecektir. Bu süreçte yeni kelime kullanıldığında çocuğa bu kelimelerin açıklaması yapılabilir. Böylece masallar sosyo- duygusal gelişimi desteklemenin yanısıra dil becerilerinin gelişimini de destekler. 

Eğer masalı okuyorsanız, masaldaki resimler hakkında sohbet edebilirsiniz. Okuyucu/anlatıcı olarak sizin merakınız, dinamizminiz, ilginiz ve heyecanınız çocuğunuza da benzer duyguların aktarımına olanak sağlayacaktır. Masal anlatımı esnasında bedenen ve ruhen ‘orada’ olmak oldukça önemlidir.  Anlattığınız/okuduğunuz masal neticesinde çocuğunuza, sorgulayıcı olmayan ama çocuğunuzu düşündürmeye yönlendirecek sorular sorabilirsiniz.  Ebeveyn olarak her zaman anlatan taraf değil, bazen dinleyen taraf olmak da önemlidir. Çocuğa da kendi masallarını oluşturması için alan açılmalıdır. Böylece hayata dair duygularını dışa vurabilir. Masal anlatımı pek çok terapi tekniğinde de kullanılan bir araçtır. Masallar büyülü ve gizemli bir dünyaya yolculuktur ve çocuk için terapötik anlam taşır. Masalların bu gücünü anımsayarak, ‘an’da kalarak anlatmaya özen göstermenizi tavsiye ederim.

Masalların Kültürümüzdeki Yeri

Büyükannelerimiz, büyükbabalarımız bizi karşılarına oturtup “Bir varmış, bir yokmuş… Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde…” diye başlayan yüzlerce masal anlatmıştır. Bu masalların her biri bize farklı hayal dünyalarının kapılarını aralamış, pek çok hayali kahramanla tanışmamıza vesile olmuştur. Ancak psikolojik gelişimde çok önemli etkisi olan masalların konusu, karakterler ve masalları anlatma biçimi tahmin ettiğimizden de önemli. “Masal anlatırken nelere dikkat etmeli?” diye merak ettik ve işin uzmanlarıyla kısa röportajlar yaptık.

Kitaplarla ilgili değerlendirme yaparken hem görsel çizimlerin hem de metinlerin bir araya getirilmesinin önemli olduğunu düşünüyorum. Masal seçimini uzmanlara bırakmak gerekiyor. Seiba Uluslararası Hikâye Anlatıcılığı Merkezi’ne göre masallar eğer yaş grubuna uygunsa hiç kesilmeden anlatılmalı. Mesela Kırmızı Başlıklı Kız büyükannesinin evine girdiğinde tuhaf bir şey hissettiğini söylüyor. Eğer çocuk korkar diye burayı keserseniz çocukların içgüdülerine güvenmeleri gerektiği mesajını da kesmiş olursunuz. Veya avcının kurdun karnını kesip büyükanneyi çıkarmasından çocukların korkacağını düşünüyoruz. Ama çocukların zihni yetişkinlerinki gibi olmadığı için aslında onlar bu şekilde düşünmüyorlar. O nedenle işin uzmanlarına danışarak masal seçmek gerekiyor. Ayrıca mutlaka kitabı alırken çocuklara göstermek ve onların fikirlerini almak çok önemli. Aileler ve okullar için düzenlediğiniz masal atölyelerinde neler yapıyorsunuz? Günümüzde çocuk kitaplarında anlatılanları destekleyen görseller var. Ancak masallardaki görsel katkılar çok az olduğu için oldukça değerli. Çünkü çocukları sadece dinlemeye ve hayal etmeye yönlendiriyor. O nedenle biz de atölyelerimizde çok fazla öge kullanmadan, mümkün olduğunca ses tonumuzla ilgi çekici hale getiriyoruz ki çocuklar sadece dinleyerek ve hayal ederek hayal güçlerini geliştirsinler istiyoruz. Anne babaların masal anlatma yöntemleri nasıl olmalıdır?

Ebeveynler genelde “Çocuğumuza anlatabileceğimiz kısa masallar var mı?” diye soruyorlar. Benim onlara önerim kendi okudukları kitapları basitleştirerek çocuklarına anlatabilirler. Çocuklara evde masal ögesini kazandırmak için yağmur, kar, rüzgâr gibi doğa olayları masallaştırarak anlatılabilir. Böylece hem akılda kalıcı bilgiler oluyor hem de masalı anlatan kişiyle kurduğu köprüyü sağlamlaştırıyor.

Masal anlatırken ses tonu, jest ve mimikler, oyuncaklar kullanmanın önemi nedir? Öncelikle seçtiğiniz masala göre şekillendirmeniz gerekiyor. Masalı yansıtabileceğini düşündüğümüz her şeyi kullanabiliriz. Çocukların dikkatini dağıtmayacak ve onların beş duyusuna hitap edecek ekipmanlar kullanmak masalı zenginleştirir. Bir masal anlatıcısı olarak hazırlığınızı nasıl yapıyorsunuz, öncesi ve sonrası nelere önem veriyorsunuz? Masal anlatıcılığında öncelikli olan masalın seçimidir. Kitabı seçtikten sonra bölümlere ayırarak haritasını çıkarıyorum. Bunu yaparken masal içindeki tat, koku gibi duyulara hitap eden bölümleri belirliyorum. Örneğin tat için kek olabilir, ya da çiçek esansları kullanabilirim. Onlara yaramazlık yapabilecekleri bir ortam hazırlıyoruz. Mimiklere ve jestlere odaklı bir süreç hazırlıyoruz. Sonrasında da çocuklarda iz bırakabilmek benim için çok önemli. Asıl önemli olan çocuklara anı yaşatabilmek. Ailelere burada bir görev düşüyor. Çocuklara bunu bir zorunluluk gibi değil, bir eğlence zamanı olarak göstermek gerekiyor.

Masallarla Dans

Masallarla dansın klasik masal anlatımından farkı nedir? Klasik masal aktarımı sadece sözel anlatımdan ibaret. Klasik masal anlatımına işitsel duyuya hitap eden şarkılar, sesler ve efektler katılabiliyor. Ancak masallarla dansta hem anlatıcının hem de katılımcı olan çocukların bedensel olarak iştirak etmesini sağlıyoruz. Arka plandaki canlı müzikle ya da anlatıcının seçtiği o andaki duyguya yönelik bir müzikle çocuklar dans ederek birtakım dramatik ögeleri canlandırmaya çalışıyorlar.

Masal beş duyuya da hitap ederek çocukların bazı dersleri içselleştirmesini sağlıyor. Masallarla dans içerisinde bu beş duyuya hitap ediyoruz. Çocuk hipnotize olmaya başlıyor. Dansın terapötik bir etkisi var. Böylece fiziksel ve psikolojik iyileşme sağlanıyor. Ayrıca çocuklar bir arada olduğu için hem sosyalleşiyorlar hem de yaratıcılıkları gelişiyor. İçlerindeki ifade etme potansiyeli de dansla birlikte ortaya çıkıyor. Masallardaki korkunç öğeler semboliktir. Canavarlar, cadılar, devler ve ejderhalar gerçek hayatta karşılarına çıkabilecek problemleri ve zorlukları temsil eder. Bunları masaldan atarak masalı masumlaştırmak bu çok önemli mesajdan onları mahrum bırakır. Bu ögeler korkutucu ses ve betimleme ve mimiklerle sunulmamalıdır.

Masal Seçiminde Dikkat Edilecek Hususlar

Yaş grubuna göre masal seçmenin önemi nedir? Masalların içeriğini ve süresini çocukların yaşına ve hazır hissetmelerine göre uyarlamak gerekir. 2-4 yaş arası daha basit, günlük hayattan da aşina oldukları mekan ve diyaloglarda kullanılarak kısa anlatımlar yapılabilir. Kelime hazineleri daha dar olduğu için seçilen kelimeler basit ve cümleler de kısa olmalı. Bol bol tekrarlar, ritmik ifadeler ve ses tonlamaları kullanılmalı. 5 yaş ve sonrası için klasik masallar gerçeğe yakın hali ile anlatılabilir. Masalların içerisindeki korkunç karakter ve öğeler komik ve eğlenceli ses ve mimikler ile ifade edilmelidir. Çocuklara masal anlatırken ne anlattığınızdan ziyade nasıl anlattığınız önemlidir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu